ÖMER YALÇINOVA BİYOGRAFİ
1980 yılında Kahramanmaraş’ta doğdu. Lisansını Selçuk Üniversitesi Eğitim Fakültesi Biyoloji Öğretmenliği Bölümünde tamamladı. Çeşitli kurum ve kuruluşlarda öğretmenlik, kütüphanecilik, müzecilik ve bir yıl kadar popülist edebiyat dergisi olan Fayrap’ın editörlüğünü yaptı. Şiir, söyleşi ve yazıları Atlılar, Kırklar, Fayrap, İtibar, Nihayet, Muhit, Dergâh, Hece, Cins, Sabit Fikir gibi dergilerde, Yeni Şafak gazetesinin kitap ekinde ve Dünya Bizim kültür platformunda yayımlandı. İlk şiir kitabı Ömer’in Çatılan Kaşları Okur Kitaplığı tarafından 2015’te yayımlandı. Türkiye’nin kültür ikliminin kimi popüler, kimi ise görünmeyen, isimsiz kahramanlarını mercek altına aldığı portre denemelerinin ismiyse, Aynamdan Yansıyanlar’dır (Dünya Bizim, 2015). İkinci şiir kitabı Yanına Gittiğimizde, ise 2020 yılında Muhit Kitap tarafından yayımlandı. Hâlen ilk sayısı Kasım 2020’de çıkan, iki aylık kültür sanat ve şehir dergisi Evelâhir’in editörlüğünü yürütmektedir.
ÖMER’İN ÇATILAN KAŞLARI
Küçük şeyler saklıyoruz büyüyorlar
Otobüs durakları mesela
Ya da bir çocuğun çatılan kaşları
Abi biz nereye gideceğiz önce onu söyle
Ben bilirim tanırım buralarını otobüs duraklarını
Üç el yukardan dört değişik otobüs
Buradan geçer gider Beyazıt, Taksim, Eminönü
Patlamyus Mediciyeköy’e kadar
Her sabah kamyonları izleyerek sebzeci amcaları şalvarlı kadınları
Gözlerimi silerim her sabah geçerken buralardan
Geçerken vızır otobüs içinde ben
Hiç bilmezdim oysa surlar ne kadar bakımlı ne kadar eskir damları
Görmek isterdim oysa bir sur kaç kramponluk gülleyle devrilir içlere
Dışlara Fatih’in gülümseyen gözlerine
İşportacılar kaçakçı liseli kızlar
Bir de esneyip duran anne kucağında minicik bir yüz
Benim şaşkın ve uykulu gözlerimde geceler
Abi söyleyemediğim küçük şeyler
Ya da ben alsam Ömer’i kucağıma
Sırtıma çengilime bindirsem
Kahkahalarıyla coşmak
koşmak istiyor çocuk
huysuzlanmak
En doğal hakkı ve bırak yorulsun
Sen konuş bizimle o uzun dalyan boyunla
Konuşsun sözlerin ellerin ayakların sesin cızırtıları
O uzun dalyan boynuyla arkadaşlar kavak yelleri
Ve bilumum ülkenin bütün dertleri
Konuş ki şiir olsun dökülsün surlardan aşağı
Surlardan içeri
Küçük şeyler biriktiriyoruz büyüyorlar boyuna
Sonunda bir uykusuzluk olarak bir duygu patlaması
Abi o kadar yürüdük hala içimde
O suskunluk adımların o ter döken alnınla
Sana soramadığım sorular
Şiirin suçsuzluğu şairin ezik yanları
Kavga etmeyi de bilir dayak yemeyi de
Ömer’in çatılan kaşları