ZEYNEP ARKAN BİYOGRAFİ

1975 yılında Adapazarı’nda doğdu. Sakarya Üniversitesi Okul Öncesi Öğretmenliği bölümünden mezun oldu. İstanbul, Adapazarı ve Tokat’ta öğretmenlik yaptı.  Lise yıllarında arkadaşlarıyla birlikte Yaklaşım adında tek sayılık bir dergi çıkardı. Buzdokuz dergisinin yayın kuruluna dâhil olarak şiir ve eleştiri çalışmalarına devam etmektedir. İlk şiiri Taşınmak, Ocak 2004’te Dergâhdergisinde yayımlandı. Daha sonra şiirleri, yazıları ve şiir eleştirileri Heves, Kökler, Kırknar, avantgardé, Karagöz, Hacı Şair, Mahalle Mektebi, SomplaKa, TezgahFanzin, Davud’un İnsanları, Aşkar, Hece, Dergâh, Buzdokuz gibi dergilerde yayımlandı. İlk kitabı İkrar, Ebabil Yayınları tarafından 2006 yılında basıldı. İkinci kitabı Orada Merhamet Varmış ise aynı yayınevinden 2015 yılında çıktı. Kitap ESKADER Şiir Ödülü’ne layık görüldü. Şiirinde gösterdiği canlılık ve gündelik hayat unsurlarını yenilikçi bir biçemle yakalama başarısı ile 2020’de Necip Fazıl İlk Eserler Ödülü’ne layık görüldü.

PLASTİK SANATLAR / Zeynep ARKAN

Hiç acı çekmemiş mermer yüzünde

Seçen ve ayıran, seçip seçip ayıran o parlak gözler

Doğuma ve ölüme aynı anda bakmamış

Hiç beklememiş külün doğuşunu 

Çünkü ona bahşedilen ışıltı, gölgeleri öldürmüş

O tertemiz zarif elleri soğuk sulardan geçmemiş

Hiç sızlamamış o uzun parmakların kemiği

Sen, daima masadaki en güzel plastik meyve

Kabuğun, çekirdeğin, çürüğün yüreğine inmeden

Dişlerini sızlatıp her ısıran toyluğun

Gerçeğin çirkin çocuğunu kucağına almayan

Sahtelikler ebesi

Sen, insanı kutulardan kutulara taşıyıp

Her defa sığmayışını izlerken

Seçen ve ayıran o parlak gözlerin

Sadece bizi sorguladı o minik aynalarda

Sonsuza dek ve hızla geçti

Kibrin kokusuyla dolmuş anıların yemeği

Ziyafet davetiyle başköşeye oturmuş

Masadaki en güzel o plastik meyve. 

Geçti artık çiğ yenen her şeyin iştihası

Çiğ bir kalbin sürekli sorgulayan kabulsüz cilası

Hiç acı çekmemiş o bembeyaz yüzlerde

Ve çok acı çekenlerin taşa dönmüş kalplerinde yer yok

Tıpkı senin sofranı terk ettiğimden beri

Masada daima en güzel görünen halini

Bir masayı terk, belki bir ruh ölümü

Genç ölünün övgüsü, bir tane daha plastik meyve

Erken ölürsen en fazla, bir yemek masasında

İki lezzet arasında adın geçer hüzünle.